Ekonomik kriz kazancını da etkiledi. Aylık gelirin iyi bir yaşam standartına yetmiyor.
Kısıtlıyorsun. İleride daha kötüye gider mi? korkun var.
Devletin başındakilere de güvenmiyorsun.
Belki de evliliğinde sorunlar var, ya ayrılırsak? diye kaygılanıyorsun.
Boşanma sürecine girmek beraberinde birçok zorluğu da getirecek.
Dünyadaki gelişmeler, iklim sorunları, doğal kaynaklardaki tükenmeler, savaşlar gelecek açısından tedirgin ediyor.
Birçok kişi gibi kurban moduna girip yakınabilirsin.
Bu kısa vadede daha konforlu gelir.
Kurtarıcının gelmesini umutsuzca bekleyebilirsin.
Ekonomik krizi birileri çözsün, eşim sorunlarını düzeltsin, bir şeyler olsun dünyaya barış ve bereket gelsin… istiyorsun ama bunları kontrol edemeyeceğine takılı kalıp yakınma modunda yaşarsan bunun sonu kaygı ve mutsuzlukla geçen bir ömür olur.
Kötü günleri düşününce yoğunlaşan kaygı duygusunu hissediyorsan güven ihtiyacın ön plandadır.
İç ve dış kaynaklarında yetersizlikler olabilir.
Bu sinyali alıp buna göre hareket etmek gerekiyor.
Yazının kalanında bunu yapmak için nelere dikkat edebileceğini anlattım.
Peki kötü günlere psikolojik olarak hazırlanmak için neler yapmak gerek?
Hislerini dinleyip ne gerekiyorsa onu kararlılıkla yapmalısın.
Güvensizliğin varsa bir yetişkin olarak bu konuda sorumluluk almalısın.
Fazla mantıklı konuşmak çok anlayışsız ve gıcık algılanmaya neden olabiliyor o yüzden ne demek istediğimi netleştireyim.
Yaşamın 4 boyutu olduğunu daha önceki yazılarımda anlatmıştım.
Bu alanlar (Beden, İlişki, Başarı, Manevi) ne kadar güçlü olursa strese dayanıklılığında o kadar fazla olur.
Kötü günler dediğimiz şeyler de bu alanların birinde ya da birkaçında yaşayacağın sorunlardır.
Eğer ekonomik kriz yaşam standardını düşürmeye başladıysa gelirini artırabilecek bir arayışa girmen gerekecektir.
Hiç kolay olmadığını biliyorum ama imkansız da değil.
Eğer olası boşanma sürecinde ileride sorunlar yaşayacağını düşünüyorsan bu sorunlarla başa çıkabilmek için zeminini sağlamlaştır.
Ekonomik özgürlüğünü sağlamaya başlamak, çocuklarla daha yakın bağ kurmak, sınır koyma becerilerini geliştirmek gibi birçok şeye ihtiyacın olabilir.
Dünyanın gidişatıyla ilgili hissettiğin rahatsızlıklarda etki gücün yok denecek kadar az olsa da bireysel anlamda kaynaklarını geliştirip güçlenmenin yanında sosyal sorumluluk olarak neler yapabileceğini düşünebilirsin.
Bir vatandaş olarak içine sinen, güven veren seçimler yapabilirsin.
O yüzden beden, ilişki, başarı, maneviyat kaynaklarını şimdiden zenginleştirmeye çalışmalısın.
Bu alanlardaki fakirlikler huzursuzluk verecektir.
Bu fakirliklerin önemli bir nedeni mevcut kaynaklarını ihmal etmen, geliştirme konusunda özen göstermemendir.
Hayat adil değil, şansızım gibi düşüncelere takılman hiçbir şeyi değiştirmeyecek ama tabii ki bu hayat senin.
Bu düşüncelere takılmayı seçtiğinde huzursuzluğu da seçiyorsun.
Yeter ki bu seçimini bilinçli olarak yap.
Kötü günlere psikolojik olarak hazırlanma konusunda aslında çocuklardan öğrenebileceğimiz çok şey var.
Daha doğrusu hatırlamamız gereken desem daha uygun olur çünkü her ne kadar artık net şekilde hatırlayamasak da bizler de bir zamanlar çocuktuk.
Çocuklar çok esnektir.
Doğduktan sonra yepyeni bir dünyaya adım atarlar.
Tamamen yardıma muhtaç, kendine bakamayan, güçsüz bir haldedirler.
Onlar için her şey aslında çok zor. Her gün kötü gün olarak yaşayacakları anlar deneyimlerler.
Ama uyum sağlayıp öğreniyor, kendilerini her yönden geliştiriyorlar.
Bunu sağlayan önemli bir şey merak duygularıdır.
Merakları sayesinde sıkıntılara takılmayıp öğrenecek, kendilerini geliştirecek fırsatlar buluyorlar.
Yetişkinliğe doğru merak duygusunu kaybedip kalıplara alıştıkça psikolojik uyku hali dediğim durum ortaya çıkıyor.
Bu da hayatın inişleriyle başa çıkma becerini olumsuz etkiliyor.
Peki çocuk merakı ve yetişkin aklını nasıl bir araya getirip psikolojik olarak güçlü hissedebilirsin?
İç ve dış kaynaklarını zenginleştirmede orkestra şefi olarak nasıl hareket edebilirsin?
Bunu kolaylaştırmak için 4 basamaklı Uyan Yöntemi sistemini öneririm.
Bu çerçeveyi kullanarak bugün anlattıklarımı şimdiden hayata geçirebilme işini nasıl yapabileceğini netleştirebilirsin.
Bu yöntemi 100 sayfalık kısa bir kitapta anlattım. Kendinin Terapisti Ol adlı kitabımı aşağıdaki linkten edinebilirsin.
https://www.cemgumus.com/kendinin-terapisti-ol/
Buraya kadar belki toz pembe bir tablo çizdiğim düşünülebilir.
Sorun neyse fark et, değiştir, hop bitti gibi…
Tabii ki hayat böyle değil.
Bazı konular vardır ki biz ne yaparsak yapalım herkesin mutlu olduğu bir çözüme ulaşılamıyor.
Bir noktada kabul enerjisi de çok önemlidir.
Belki de hayatta birçok konuda her şey güllük gülistanlık olmayacak.
Hayatta iniş çıkışlar var. Hayatın doğal ritmine uyum sağladığın oranda iç huzurunu yakalayabilirsin.
Bize bu uyum sürecinde benliğimizi kaybetmeden, kendimizi geliştirerek, evrimleşerek hayat yolculuğumuzda ilerlemek düşüyor.
Kendine iyi bak. Kötü günlere psikolojik olarak hazırlanmak için buna çok ihtiyacın olacak.
Uzm. Psk. Cem Gümüş
